Selam,
Türkiye de bilgisayar üreticileri olmasına rağamen neden Linux / Pardus Laptopu üretilmiyor.
Almanya merkezli Tuxedo var avrupada mesela.
Türkiyede bu munkun değil mi ?
Monster Computer ? Casper ?
Bilgisi olan var mi ?
Teşşekürler
Selam,
Türkiye de bilgisayar üreticileri olmasına rağamen neden Linux / Pardus Laptopu üretilmiyor.
Almanya merkezli Tuxedo var avrupada mesela.
Türkiyede bu munkun değil mi ?
Monster Computer ? Casper ?
Bilgisi olan var mi ?
Teşşekürler
Aslında maliyeti düşürmek ve kamu kurumlarında sıklıkla karşılaşılan zararlı yazılımları minimalize etmek için Pardus önyüklü olarak gelen, olabildiğince yerli parçalardan imal edilen dizüstü veya masaüstü ya da AiO, yani hepsi bir arada bilgisayarlar hiç de fena fikir olmaz.
Fakat Pardus’un hitap ettiği kitlenin azınlıkta olması ve Pardus’u, diğer Linux dağıtımları ile birlikte yaygınlaştırma çabaları yetersiz ve kullanıcıların gösterdikleri özen de az olunca, “talep” sıkıntısı doğuyor. Özellikle günümüz piyasasında kimse zararına bilgisayar üretmek istemiyor, haliyle bu da ne yazık ki Pardus bilgisayarların mevcudiyetini zorlayan bir faktör.
Ama bence ne olursa olsun desteklenmesi gereken bir proje olurdu.
Bu konuda destek olunması lazım. Bizim üreticilerimiz Casper yada monster direk tasarım ve üretimi burada yapamıyorlar. Tasarım ve üretim desteği alıyorlar. Bunlardan bazıları wistron clevo compal Quanta gibi firmalar. Firmalarımızın bunlara linux çekirdeğe uygun kompenentleri içeren Pcler sipariş etmesi lazım. Burada da pazar önemli, müşterilerin Pardus talep etmesi gerekiyor. Yoksa firmalar daha uyguna alabileceği komponentlere yöneliyor.
Yeterli talep olmadan zor. Talep olması lazım. Çünkü bir işletim sistemi için donanım ürettirmek hem maliyet hem de büyük risk. Kimse almazsa hepsi ellerinde kalır.
Linux için özelleştirilmiş donanım ürettirmek ne kadar mantıklı bilmiyorum. Halihazırda zaten windows için üretilmiş donanımlar iyi-kötü kullanılabiliyor. Tabii ki sürücü sorunu falan ortadan kalkmış olur ama talep talep. Yeterli talep olmalı. Az kişiyiz.
Aslında bir tane üreticimiz var fakat laptop değil kamuya özel kutu bilgisayar üretiyordu. Bankalarda falan görmüştürsünüz, bir kutu var fakat klasik bilgisayara da benzemiyor.
Bir şeyin üretimini onun alıcı sayısı da belirliyor. Laptop pazarı çok dar bir pazar, hatta gittikçe de daralıyor. Texudo’nun avantajı AB ülkelerinin ortak gümrük rejimi ve kargo kolaylığı.
Son kullanıcı olarak böylesine dar bir alana sıkıştırılmış, nadir bulunan ve garanti olarak ülkemizde garantisi bulunmayan bir bilgisayar yerine evrensel olarak geçerliliği olan ve bir durum olduğunda parça bulmam kolay bir bilgisayarı tercih ederim.
Asus, Acer, Dell, Lenovo, HP galiba büyük oyuncular. Apple ürünleri üstünde de Linux çalıştırılabilen sürümleri var hatta Linus amcamız bile Apple bilgisayar kullanıyordu.
Casper bilgisayarımız vardı ve hiç memnun kalmamıştık. Son durumu nasıldır, kaliteleri ne oranda artmıştır bilmiyorum.
Kamu kurumları DMO dan Pardus İşletim Sistemli bilgisayar temini yapabiliyor. DMO-TÜBİTAK Protokolü Çerçevesinde Pardus İşletim Sisteminin Temin Edilmesine İlişkin Duyuru
Tamam, yapsın o vakıt! Ne bekliyor!..
Kullandıkları parçalar linux uyumlu değilse çok zorluk çıkarır. Onun dışında freedos yerine linux ön yüklü gelebilir herhalde rahatlıkla. O da kolay diye biliyorum ben. system76.com var örneğin yurt dışında linux donanımı üreten. Bizde de en azından linux ön yüklü gelebilecek bir sistem yapılabilir.
Ama diğer arkadaşların da belirttiği gibi yeterli talep olmayınca o iş de pek mümkün değil ne yazık ki.
Küçük bir ülkeyiz. Rusya ya da ABD gibi olsaydık yeterli talep kendiliğinden gelirdi. Donanımı ürettirmek sorun değil; satabilmek önemli.
@shampuan aslında haklısınız evet ama ben yine de genel olarak gnu/linux büyük bir ekosisteme talep olmamasını pazarlamaya ve yaygın alışkanlıklara bağlıyorum. türkiyede baktığımızda windowsa adeta bir bağımlılık oluşmuş gibi. örneğin okullarda microsoft excel eğitimleri verilirken kim nasıl libreoffice kullanan bir işletim sistemine geçmek ister ki? ön yargı da var tabii.
burada bence en iyi yol baştan başarısız olabilecek girişimlerdense aşama aşama geçiş olmalı. örneğin en başta bir şirket ürünü olan docx
formatı yerine açık kaynaklı bir kamu standardı olmaya daha uygun .odt
(libreoffice’in metin formatı) kullanılması gerekir görüşündeyim.
yani önce böyle küçük gibi görünüp büyük etkileri olabilecek engellerin herkesçe yavaş ama güvenilir adımlarla aşılması gerekli. zaten pardus tarafında bu konuda eğitimler ve çalışmalar da var gördüğüm kadarıyla. gerçekten güvenilir adımlarla ilerlenirse en azından bahsettiğim windowsa olan bağımlılık/bağlılık yok olur umarım.
Bu konu son yanıttan 10 gün sonra otomatik olarak kapatıldı. Yeni yanıt girilmesine izin verilmiyor.