Arkadaşlar merhaba;
Yazılımdan ve kodlardan anlamayan ama Türkiye’nin yüzde 99u gibi bilgisayar kullanabilen bir vatandaşım. İş yerinde günlük programları kullanıyoruz. 17 ve 19 versiyonlarını yükleyip bir süre denemiş, uğraşmış, öğrenmeye çalışmış biri olarak nacizane tavsiyelerim var. Bana kızanlar da olacaktır illaki.
1- Sistemde yapmak istediğimiz şeylerin çoğu uçbirimden ve komutlarla dönüyor. Sizlere göre çok basit olabilir fakat ülkenin %99unun yapamayacağı şeyler.
2-Bir çok sorumu foruma yazdım, sağolsun arkadaşlar yardımcı oldu fakat bu işlerden anlamadığım için yine de beceremedim. (O kodu gir, bu dizini sil, olmadı şu koddan ilerleyin)
3-Günlük hayatta kullandığım Autocad, muhasebe programı ve bulut hesaplarını kullanamıyorum. Farklı bir sisteme geçtiğimiz için tabiki birebir aynısının olmasını bekleyemem ama alternatifi olan yerini tutmuyor (Autocad), diğerlerinin alternatifi bile yok. (Muhasebe programı, bulut vs)
4- Wine ile yüklendi, yüklenmedi, hata çıktı, o kod olmuyorsa bu kodu deneyelim derken cinnet geçirtiyor.
Pardus ekibine ve devlet erkanından ara sıra okuyan var ise nacizane tavsiyelerim;
1-Biz ülke olarak windowsa rüşvet vermeyi bırakıp tasarruf yapacaksak bu Pardus’ta kod işinden kurtulmamız gerekiyor. İnsanlar mouse ile işlerini halletmeliler.
2- Günlük hayatta çoğumuzun kullandığı ortalama 15-20 programın Pardus versiyonu zor olacağı için kurumsal anlamda bu firmalarla iletişime geçip Linux için yamalar yapılmasını talep etmektir. Ağlamayana meme vermezler.
Ne zamanki insanlarımız Pardus’u Windows kolaylığında kullanmaya başlar, o zaman Türkiye’de devrim olur yıllık milyarlarca liramız cebimizde kalır.
Size acı ama gerçek bir şeyi hatırlatmak istiyorum; Pardus son kullanıcı için geliştirilen bir dağıtım değildir. Geliştiricilerin bir çok yerde söylediği gibi kamu, kurum ve kuruluşlarda kullanılmak için geliştirilen dağıtımdır.
Yani, sizin bu serzenişlerinizin Pardus’da bir karşılığı yok.
Öncelik siz (sıradan son kullanıc) değilsiniz. Öncelik kamu, kurum ve kuruluşlar ve bu kamu, kurum ve kuruluşların teknik elemanları yada dışarıdan hizmet satın aldıkları için bahsettiğiniz sorunlar ile kullanıcı değil teknik elemanlar ilgilenir.
Bahsettiğin masaüstleri muhtemelen geliştircilerin kendi zevk ve kullanım alışkanlıklarından dolayı dağıtıma eklenmiş masaüstü ortamları, benim düşüncem bu yünde. Eğer olay sadece hififlik (az RAM kullanımı vb) ise KDE Plasma; GNOME ve Deepin^den daha hafiftir, XFCE ile de neredeyse aynıdır. Ama KDE Plasma ortalıkta yok…
Bu güzel bir gelişme. Başka ne denilebilir ki?
Forumda geçmişe dönük arama yapılırsa Pardus’un son kullanıcı için değil kamu, kurum ve kuruluşlar için geliştirildiği, son kullanıcı için topluluk diğe bir oluşum olduğu falan defaatle yazıldı, söylendi. Eğer bu görüşte bir değişiklik oldu ise benim haberim yok.
Normalde açık kaynak projelerde (son kullanıcı için) topluluk dağıtımları, toplulukları ile iletişim halinde olur. Bu iletişim ise; mail listeleri, wiki sayfaları, hata takip sistemleri, Phabricator, forum, blog yazıları, Reddit, Telegram vb ile oluyor. Pardus’da bildiğim kadarı ile bu sayılan iletişim ortamlarından sadece forum var.
Uzatmanın manası yok. Geriye doğru forumda bir arama yapılırsa Pardus’un önceliğinin kamu, kurum ve kuruluşlar olduğu beyanlar ile anlaşılır.
Merhabalar hocam güzel yorumlarınız için teşekkürler lakin bu tarz konularda genel olarak yanlış gördüğüm birkaç şeyi belirtmek isterim:
İlk başta Windows kullanmayı öğrenip Windows’a alıştığınız için farklı bir sistemde yabancılık çekmeniz çok normal. Pardus Windows’un kopyalanıp üzerine Türk bayrağı yapıştırılmış bir sistem değildir. Tamamen “Başka” bir işletim sistemidir.
Bu yabancılığı sadece Pardus veya herhangi bir linux dağıtımına değil, herhangi başka bir sisteme geçerken de yaşarsınız. Mesela yıllarca Windows kullanan biri ilk defa macOS sistemini kullanmaya başladığında onun da eli ayağı birbirine dolanıyor ve “şunu nasıl yaparım bunu nasıl yaparım” diye bir sürü sorular soruyor. Lakin macOS’u kötülemek yerine onu kullanmayı öğreniyorlar.
Sorun olarak gördüğüm şey ise bizim “Ezikliğimiz”. Yani macOS’a geçtikten sonra “macOS neden Windows gibi değil?” demek yerine macOS’in kendi şahsiyeti olan “başka bir sistem” olduğunu kabul edip, onu değiştirmek yerine onu öğrenmemiz gerekli olduğunu hemen idrak ediyoruz.
.
Fakat aynı şey “bizim işletim sistemimiz” dediğimiz şeyin başına gelince “Neden diğeri gibi değil neden şunun gibi değil, ona benzetilse daha iyi olur” tarzında yorumlar yapılıyor. Kusura bakmayın fakat Linux kendi başına bir sistemdir ve Windows’a benzemek iyi bir şey olmuş olmak değildir.
Elbette son kullanıcı için kolaylaştırıcı şeyler olmalı, zaten işletim sisteminin olayı budur, zira pardus için de böyle çalışmalar sürekli geliştirilmeye devam ediliyor (pardus mağaza, paket kurucuları ve daha bir çokları…). Fakat siz sevgili kullanıcılarımıza da kendilerini bu sisteme alıştırmak için zorlamak gibi bir sorumluluk düşüyor (her başka sistemi öğrenmek zorunda olduğunuz gibi)
Bilgisayar kullanımınızın çok basit derecede olduğunu ifade etmişsiniz. Böyle bir durumda yapılacak şey sizin bilgisayar kullanmayı ve özelinde Pardus kullanmayı öğrenmeniz, Pardus ekibinin de sizin işinizi kolaylaştırıcı araç ve gereçleri oluşturmaya devam etmesi olacaktır. Bugün Microsoft’un bir teknolojisini öğrenmek için bir sürü sertifikalara başvurup dersten derse koşan insanlarsınız. Kendinizin olan sizin olan bir işletim sistemini de kullanmayı öğrenmek için biraz çaba sarf etmek bu kadar zor gelmemeli.
MacOS örneği vermişsiniz fakat bilgiğim kadar ile MacOS’da sürekli komut satırında “şu komutu girin” gibi bir şey söz konusu değil. MacOs’ta en az Windows ve diğer son kullanıcı odaklı Linux (Ubuntu, KDE neon, Fedora, Mint Linux, Manjaro vb) dağıtımları kadar hayatı kolaylaştıran gereçler, aletler ve araçlar var.
Bizim mevzusu da artık kabak tadı verdi ama neyse…
Evrensel olan, tüm insanlığa ait olan (Debian’ın sloganı Evrensel İşletim sistemidir. Keza Linux kerneli bir çok farklı milliyetten insanlar, şirketler (Red Hat, Suse, İntel, AMD vb) tarafından ortak geliştiriliyor. Masaüstü ortamlarında da durum farklı değil) nasıl bizim oluyor anlamakta zorluk çekiyorum.
Eğer Pardus insanların hayatını kolaylaştırmak istiyorsa son kullanıcı odaklı olmak zorunda. Komut satırından şunu girin ile sadece “geek” ve "nerd"lerin kullanımından öteye geçemez bence…
Hocam size sonuna kadar katılıyorum. Bu “bizim” lafı bir komplekse dönüştü iyice. Ortada bizim demek için elle tutulur bir şey de yok halbuki. Yani mağaza deniyor, paket kurucu deniyor ama geliştirilmesi çok zor olmayan şu uygulamalar bile ne halde. Pardus Mağaza’nın gelişme hızı ortada. Pdebi ile paket kuramıyorsunuz. Dışarıdan katkı yapılmasına da tam anlamıyla destek verilemiyor. Giriş ekranı tasarım yarışması yapıldı, çok güzel bir tasarım birinci geldi ve bir buçuk senedir ortada bir şey yok. Forumda bir arkadaş Pardus logosu tasarladı, arkadaşı dövmekten beter ettiler Adamcağız konusunu bile silmiş, gitmiş.
Pardus’u "geek"ler "nerd"ler bile kullanmıyor emin olun hatta onların bir nebze Pardus’a nefreti bile var diyebilirim. Çünkü neden kullansınlar? Pardus’u kullananlar genelde “bizim” kompleksine girmiş olanlar zaten. Çünkü pazarlaması yerli ve milli işletim sistemi diye yapılırsa kitle de sadece bu yönde hassasiyetini geliştirmiş insanlar olur.
Ben Pardus’u bana özgür yazlımı Linux’u öğrettiği için kullanıyorum daha iyi yerlere gelmesi için geribildirimler yapıyorum, benim kullanma amacım bu. Yoksa çok daha iyi dağıtımlar mevcut malumunuz. Pardus Türkiye’ye Linux’u özgür yazılımı öğretmiştir. Ülkedeki Linux kullananlara bir anket düzenlesek %80 oranında ilk kullandıkları dağıtım Pardus’tur. Bulunduğu konum benim nazarımda henuz olması gereken yer değildir.
Benim ilk Linux deneyimim Mandrake Linux ile oldu seneyi tam hatırlamıyorum, Aylık çıkan bir PC degisi ile almış ve denemiştim (malum o zamanlar internet dial-up ile cd indirmek falan bir hayal), daha sonra Suse Linux ile devam ettim, Pardus (ilk Pardus’tan bahsediyorum Gentoo’yu kuluçka olarak kullanıp daha sonra bağımsız (Independent) paket yöneticisi ve bir çok bağımsız teknoloji ile gelen sürüm…
Evet sizin de dediğiniz gbi çok şey var da, neyse…
Merhaba
Cevabınız için teşekkür ederim. MacOs kıyaslaması ve eziklik iması yapmışsınız. Belli bir süre MacOs kullandım.
1- Kimse bana şu programı yükleyemezsin demedi. Olmayan programları da yamasıyla bilgisayarcı yükledi.
2- Hiç bir işimi kodlarla görmedim, her şeyi mouse ile hallettim
3- Windows kullanan birinin önüne Mac koyun yüzde 80 istediği her şeyi yapar.
Hal böyleyken, Pardus’u kolaylaştırıp tamamen kullanımı çoğaltalım derken sizler insanlara “Pardus böyle, ya alışacaksınız ya da bırakacaksınız” seçeneklerini sunuyorsunuz. Türkiyede bilgisayar alırken 1 kişiyi bile Windowsa 80-200 dolar telif ücreti vermekten kurtarabilsek ne mutlu.
Merhaba.
Kurumları binalardan ibaret düşünüyorsunuz, içerisindeki insanlar da nihayetinde son kullanıcı. Ya da okullarda çocuklara neden Pardus aşılanmaya çalışılıyor o zaman?
Ayrıca biz Pardus ile dışarı bağımlılığı azaltacağız deniyorsa son kullanıcıların her yıl aldığı milyonlarca Windows telifli bilgisayarları nereye koyacağız?
bunu nası siz bize getirdiniz anlamadım tabi ki bizim bizim insanımız devletimiz finanse ediyor ne var ki bunda bizim demeyi seviyoruz evet neden sıkıntı olsun sıkıldığınızı belirtmişsiniz e doğal başka bir şey istiyorsunuz sizi buraya bağlayan nedir dileyen dilediğini kullansın…hem sıkılıp hemde yereceğinize biraz pozitif olmalıyız bence .evet bu debian ne olmuş yani bahsedilen sistemlerde unix ne yapalım şimdi yani… darlanalımmı .arkadaşların bahsettiği yazılımlar o sistemlerde ücretsiz sunuluyor da benim mi? haberim yok.pardusta ücretli satın aldığınız bir şey mi varda ben bilmiyorum?burda herşey özgür özel yazılımları çalıştırmayı deneyip kullanalar yapmaya çalışacak hep beraber yardım edeceğiz .herkes deneyimini paylaşacak anlatacak birbirine öğretecek burası öyle bir yer.kapalı kodlarında ne olduğu bilinmeyen yazılımları geliştirin demekle bir şey değişmiyor,o dediğiniz sistemleri parayla alıyorsunuz ,pardusa sallamayın rica ediyorum yavaş yavaş bir çok şey yapılıyor.o sistemler 1980 de dünyada tüm son kullanıcıya satılıyordu .pardus çıkalı daha ne ol du ki.gelişecek sabır yahu…üstelik satın alınan bir şey değil.özel yazılımların kullanmasını yapamıyoruz hata veriyor diye üzülmeyin artık .o yazılımı üreten firma hangi sistemleri önermişse onları kullanın .bildiğim kadarıyla pardus o yazılımları üretmiyor,satmıyor,destekte vermiyor .son kullanıcı masaüstü tamamen göreceli şeyler.bende jwm seviyorum.ama bunları kurup denemeyi yapabilmeye çalışıyorum ayrıca öyle olmasını da seviyorum.hep herşey önüme gelsin o olsu onda bu vardı bunda niye yok diye eleştirmişsiniz çok doğal kullandıkça alışılıyor bence biraz deneyip diğer sistemlere geçince tekrar devamlılık olmuyor bence …acizane ben böyle düşünüyorum pozitif olalım herşey olacak yavaş yavaş.ısrarla son kullanıcı için değil diyor proje anlayalım artık yani ürettik sattık destekliyoruz yok.neden o yok bu yok anlamsız sorular bence.
hürmetler ederim
Bahsi geçen kamu, kurum kuruluş ve KOBİ’lerde teknik eleman istihdam edilir ve/veya dışarıdan hizmet satın alınarak teknik sorunlar giderilir.
Bunun münkün olmadığının bir çok kanıtı var. Eğer internette biraz araştırma yaparsanız diğer ülkelerin bu konu (Windows’tan ayrılıp, açık kaynak sistemlere kamunun geçmesi vs) hakkında ki deneyimlerini, elde ettikleri sonuçları ve vardıkları noktayı göreceksiniz.
Okunması o kadar zor bir metin ki. Sonunu getiremedim. Lütfen Türkçe yazım ve imla kurallarına mümkün olduğunca uyarak yazın ki, bizde yazdıklarınızdan ders alalım.
Merhaba değerli hocam,
Dediklerinize hak veriyorum: Yapılması gerekenleri yazıyorsunuz. Fakat sanki bir umut yitirme sezdim. Pardus´un önceliği kamu fakat kamunun ihtiyaçları halledilince de son kullanıcıya dönülmez mi?
Yanlış anlaşılmasın önerilerinize ben de katılıyorum, yakarışlarınıza da. Sadece sistemin öncelğinin kamu olması güzel gelişmeler görmeyeceğimiz anlamına gelmez diyorum. Öncelik kamu fakat gözetilen yalnız kamu değil; O daha çok sırası gibi.
Taleplerimizi talep.pardus.org.tr adresinden iletebiliriz, mümkün olduğunca ilgileniyorlar.
Komutlar evet biraz son kullanıcıya karşı biraz kaba durabiliyor, aslında bir çok kolaylığı da beraberinde getirse de Pardus´un yayılımı açısından Windows veya başka sistemden gelenler için sanki sistem daha yapım aşamasındaymış gibi duruyor ve oldukça da sık kullanılıyor. Aslında komutların arayüz karşılıkları da var. Ben bunun genelde sorulan sorulara komut ile cevap verdikleri için sanki kanaatindeyim, keza bende öyle yapıyorum.
Tabi bağımlılıklar da var. Paket kurulumunda oldukça gereken şeyler ve bunları arayüz ile de kursan uçbirim ile de kursan bağımlılık fazla ise uğraştırıyor. Paket kurucalara bu özellik de eklenmelidir. Hani dedik ya arayüz diye son kullanıcılar için, zaten komut satırından halledenler bunlara hayli alışkın.
Paket kuruculara bu özelliğin de eklenmesi gerektiğini düşünüyorum kolaylık olması açısından. Pardus´un paket kurucusuna mesela, eklenebilir: gereken bağımlılıkları hata vermek yerine kendi kursun?
Ama şunu tekrardan belirteyim, Pardus geliştiriliyor ve topluluğun ihtiyaçlarını da dinliyor.
Biz de destek vermeye çalışıyoruz.
Size ve @eminfedar ’ a sonuna kadar katılıyorum. İnsanlar Windows ve MacOS’ ta yaşadıkları sorunlar için bir şey demezken, onları çözmeye çalışırken GNU/Linux tabanlı işletim sistemlerinde, özellikle de Pardus’ ta, hemen işletim sisteminin üreticisine saldırmaya başlıyor. Yaşadıkları sorunları çözmeye çalışmak yerine işletim sisteminin son kullanıcıya uygun olmadığından başlayıp, Türklerin hiçbir işi beceremeyeceğine varana kadar sızlanmalar, hakaretler…
Özel yazılım geliştiricileriyle ilgili Pardus ekibinin yapabileceği hiçbir şey yok. O yazılımların geliştiricileriyle iletişime geçilmesi gerek. Wine ile de öyle. Pardus apayrı bir işletim sistemi ve burada Windows uygulamalarının zaten çalışmaması gerekiyor.
Karşılaştığımız sorunlar için yapıcı eleştiriler getirmeliyiz. Birilerine söylenip hiçbir şey yapmadan durursak, çok dururuz.
Geçenlerde bu forumda Pardus YAMA adlı çok hoş bir proje tanıtıldı. Pardus’ u daha son kullanıcıya uygun hâle getiren bir proje. [Proje] Pardus için Son Kullanıcı Yama uygulamamız
Sorunları çözmeye uğraşmak yerine sizli bizli kavga etmeye devam edersek, Pardus’ u geliştiremeyiz. Yeni başlayanlar sorunlarını anlattığında “Linux uluslararası bir proje. Pardus onun üstüne inşa edildi. O zaman Pardus’ a ‘bizim’ diyemeyiz.” gibi cevaplar vermeye devam edersek, o insanlar Pardus’ tan kaçacaktır.
Not: Linux kamuya açık lisansı olan bir sistem. Bu sebeple 'herkes’in. İsteyen alıp, kendinin gibi kullanabilir ve yaptığı değişikler sistemi tamamen o kişiye ait yapar.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki; Ben konuyu açarken kimseye saldırma ya da Pardus’u kötülüme niyetim yoktu, olamaz da. Telefondan bilgisayara kadar muadil ücretlileri daha iyi olmasına rağmen yerli malzeme kullanan biriyim.
Ben Pardus’a kod veya yazılım olarak da destek veremem çünkü anladığım şeyler değil. Konuyu açmaktaki niyetim sadece bir kaç yıl öncesi ve bugün için, son kullanıcı olarak Pardus’a geri bildirim vermekti. Kurumlar için, son kullanıcı için tartışmasını geçelim. Biz dışa bağımlılığı azaltmak istiyorsak Pardus’u son kullanıcıya da ulaştırmamız gerekiyor. Son kullanıcıdan her yıl milyarlarca lira Windows’a ve ek yazılımlarına gidiyor.
Bu arada halen, insanlarımızın çok sık kullandığı 20-39 kadar üretici ile kurumsal olarak iletişime geçilip Pardus için yama çıkarılmasını talep etmek gerektiğine inanıyorum. (Evet buraya özel programları kullanmak gerek ama gelin Autocad’in işlevini yerine tam getiren program söyleyin bana? Librecad, Freecad vs geçiniz)
Ayrıyetten insanların geri dönüşlerine, ufak eleştirilerine (Hakaret içermeyen) kibirle yaklaşılıp işinize gelmiyorsa kullanmayın, bu program sizler için değil zaten minvalinde cümleler hiç yakışmıyor.
Adamcağız konusunu bile silmiş, gitmiş.