Merhaba arkadaşlar yerli işletim sistemi Pardusa a WhatsApp a alternatif ve yerli sohbet uygulaması bip yazılımı sorunsuz çalışıyor lakin bu yerli yazılımı Pardus mağazasında da görsek hiç de fena sayılmaz.
Bende Aktif Şekilde Kullanıyorum. Beğendiğim Bir Uygulama. Hemen Hemen Tüm Platformlara Destek Sağlasada Direk Olarak Linux İçin Kendileri Bir Uygulama Geliştirmemiş. Şuan Linuxda WEB Üzerinden Erişmek Mümkün Yada Üçüncü Parti Uygulamalar İle (Ferdium)
BİP İletişim Bölümünden Linux İçinde Uygulama Geliştirmelerini İsteyebiliriz.
Tavsiyeniz için çok teşekkür ediyorum. Bir kişinin talebi ile yapılacağını sanmıyorum ama inşallah olur
Çok harika bir fikir. Belki istesek yapabilirler. Yeni Pardus sürümlerine de varsayılan olarak gelebilir.
İnşallah Bahattin hocam heyecanla bekliyorum
Size katılıyorum. Bip pardus için ayrı bir masa üstü uygulaması tasarlasa çok iyi olur. Uzun süredir kullanıyorum. Ben WhatsApp’tan daha kullanışlı görüyorum. Daha da iyi yerlere gelecektir.
Merhabalar,
Yerli sohbet yazılımı olarak Dedi uygulaması mevcut. Bu uygulamanın mobilde ios, android sürümleri olduğu gibi Pardus yazılım merkezinde masaüstü uygulaması da mevcut.
Dedi haberleşme/sohbet uygulaması (İnternet adresi: Uygulamalarımız - BTIDER)
Ancak bu uygulama maalesef ilgi görmedi
Depolarda mevcut. Ama android de gördüğümü hatırlamıyorum.
Dedi android mağazada yok kontrol ettim.
Bizim kullanmamız dışında çevremizde kullanan yok. Alışkanlıkları değiştirmek zordur. Herkes bizim gibi düşünüyor aslında ben kullanıyorum ama çevremde kullanan yok. Toplum tarafında kullanım oranını artırmak lazım aslında.
sitesinde ve android mağazalarda yok. dedi kendini sonlandırmış olabilir.
App Store harici yok. Dediğiniz gibi sonlandırılmış olabilir.
Dayatma uygulayın. İş ve okul için arkadaş ve akrabalarınız ile paylaşmayacağınız bir telefon numaranız olursa iş için Whatsapp’ı o numaradan kullanırsınız. Ve bu numaraya hafta sonu bakmazsınız, görseniz bile görmezlikten gelirsiniz. Ben okurken böyle yapıyordum, ana hattım ile Whatsapp’ta hesabım yoktu, yalnızca Signal’de hesabım vardı. Önce ailem, sonra yakın arkadaşlarım ve daha sonra mesafeli de olsa yakın sayılabilecek çevrem Signal’e katıldı. Yaklaşık 20 kişi böylece Signal ile tanışmış oldu. Signal ile yaşanaan bu tanışmayı da kurduğum belli başlı arkadaş ve aile grupları ile kuvvetlendirdim. Akrabalar ile daha kuvvetli bağım olsa bu sayıyı katlardım aslında ama bu konuda biraz mesafeli davranıyorum.
Yakın çevrenize Whatsapp kullanmadığınızı, yalnızca Signal kullandığınızı, bir iletişim kuracaksa Signal, SMS, telefon araması veya e-mail ile iletişim kurabileceğini söyleyebilirsiniz.
İnsanlarımız kendileri gibi olmayanı aşağılamakta maarifetlidir, bu onlar tarafından garip karşılanacak ve Whatsapp kullanmamanız aşağılamaya varabilecektir. Lakin burada İslâm’ın bahsettiği gibi irade mevzû bahistir.
İslâm’da bozuk topluma göre değişmek değil, bozuk topluma karşı direnmemiz gereklidir. Bu husus bunun aynısıdır. Bir yerde yanlış varsa; yanlışa katılmak ve teşvik etmek yerine yanlıştan uzaklaşmalı ve yakınlarımızı doğru olana yönlendirmemiz gereklidir.
Toplumlar dayatma ile değişir.
Gerek Türkiye tarihi, gerek Avrupa tarihi veya dünyanın farklı bir bölgesinde yaşanan değişimler sürekli devlet veya devlet kadar güçlü bir hakimiyetin topluma yaşattığı dayatma ile olmuştur0. Toplumlar genellikle konforlarından ödün vermezler ve nasıl bir sistem içerisinde olduğunu düşünmezler, yalnızca toplum içindeki bazı bireyler bunu görür lakin toplumun uyanması için bir facia gereklidir. Bu faciayı bekleyecek vaktimiz mevcut değildir ve bu facia gelmeden facia alanında kalanlardan kurtarabildiğimizi kurtarabilmeliyiz. Bu sebeple Signal gibi özgür ve yerel veritabanı kullanan sohbet uygulamalarını çevremize dayatmalıyız.
Önce Signal ve Whatsapp kullanmaları gereklidir
Asla Signal kullandıklarında Whatsapp kullanmayacaklar gibi bir beklentiye düşmemeliyiz. Burada ne kadar dayatma da mevcut olsa hayatın getirdiği bir takım dayatmalarda mevcuttur. Hayatın getirdiği dayatma Whatsapp kullanmaları yönünde olacaktır. Signal ve Whatsapp’ı beraber kullanmaları gerekmektedir ve bu doğaldır, biz öncü olduğumuzdan dolayı iş/okul için kurduğumuz Whatsapp numaramızı yakın çevremizden saklamalı ve kullanmıyormuş hissi vermeliyiz.
Gelecekte bizi bekleyen facia nelerdir?
Güçlenen yapay zekâ ile gerçekçi ve sahte fotoğraf ve video üretmek:
Gelişen yapay zeka ile bir kişinin yüzünün farklı açılardan 20-50 fotoğrafı olması bugünün şartlarına göre nispeten gerçekçi fotoğraf ve videolar üretilmesi mümkündür. 20 yıl içerisinde bu durumun daha da az gereksinim ile daha da başarılı ve gerçekçi bir hâl alacağı ortada. Bu üretilen sahte ama gerçekçi fotoğraf ve videolar toplumda dijital mafyacılığın önünü açacaktır. Dijital mafyalar, ürettikleri bu sahte fotoğraf ve videolar ile kişileri santaj ile tehdit edecektir. Bu tehditin ilk aşamasıdır. Bu durum maalesef, uygunsuz video sektöründe de yeni bir çağ açacak ve farklı yüzlerle veya izleyicinin istediği bir yüzle uygunsuz video üreterek izleme dönemi başlamış olacak. Bu ise tehditin gelişmiş ve ikinci aşamasıdır. Taktir edersiniz ki bu hem sizin, hem bacılarınız ve çocuklarınız için son derece tehlikeli bir durumdur. Bunlar şüphesiz bir gün yaşanacak, kâh 20 yıl sonra, kâh 40 yıl sonra ama olacak, bunun bir kaçarı yok teknoloji geliştikçe mafyacılıkta gelişecek ve teknolojiye ayak uyduracak. Ve belki de o dönem insanlar akıl sağlıklarını yitirecek ve tahmin etmesi güç değil intihar oranlar da şüphesiz artacak.
Bugün en önemli şey kişinin yüzünü ve bedenini korumasıdır. Google Fotoğraflar, Yandex Disk, Whatsapp, Telegram, İnstagram, Bip, Facebook, Google Drive veya yerelde olmayıp uzakta herhangi bir bulut sunucusunda yedeklediğiniz yahut paylaştığınız fotoğraflar ve videolarınız sizin için bir tehdittir. Çünkü yapay zekânın gelişmesi ile dijital mafyalar için kişisel veriler son derece kıymet kazanacak. Bundan korunmanın en başarılı yolu ise verilerinizi USB belek veya Raspberry Pi gibi yerel sunucu görevi görecek cihazlarda barındırmanızdır. Bu husus Avrupa’da dikkat edilmeye başlandı, ancak her şeyde geç kaldığımız gibi yine toplumu bu konuda eğitemiyoruz ve bu konuda da geç kalacağız, bunun zararını da belki 10, belki 20, belki 30-40 yıl sonra göreceğiz ama görmeyeceğimizden şüphem yok, bunun zararı illa meydana çok şiddetli bir yüze vurma ile hayatımıza girecek.
Uzak depolar güvensiz
Levent Pekcan abimizin söylediği bir söz var. “Bir parolaya bakar”, evet öncelikle Google Fotoğraflar, Yandex Disk, LifeBox gibi uzak sunucuda depoladığınız veriler yalnızca bir parolanızın kırılması veya çalınmasına bakmaktadır. Parolanız aşıldığı ân kişi verilerinize erişebilir. İkili doğrulama da hesabınızı koorumaya yetmez.
Tahtadan bir kasa hayal edin ve tahtalar çürümeye, aşılmaya, aşınmaya ve delinmeye çok müsaattir. Bu tahta kasayı nerede saklarsanız saklayın, içeriye girmiş bir hain veya küçük bir robot böcek bu tahta kasayı rahatlıkla aşabilir. İşte uzak bir sunucuda depoladığınız her türlü veri bu tahta kasa gibidir, firma ve firma çalışanları bu kasaya erişebilir. O firmanın anlaştığı şirketler bu kasaya erişebilir. O firmanın bağlı olduğu devlet ottoritesi bu kasaya erişebliir. Dijital mafyalara hizmet eden hackerler bu kasaya erişmeye çalışabilir ve muhtemelende illa bir gün bir açığını bulur ve erişirler.
Bugün gözümüzün önünde bir hakikat mevcuttur, nerdeyse her iki, üç yılda bir E-devlet verileri hacker veya yasal olmayan başka yollar ile sızdırlmakta ve kişiye yazılmış ilaç reçetelerine, adres, üzerine kayıtlı telefon numaraları, kimlik numarası ve sülalesine kadar tüm verilere yasal olmayan yollar ile erişilebilmektedir. Günümüzde ülkemizde yaşadığımız bu durumdan ders çıkarmalı, teknolojinin de gelişim hızını dikkate alarak bundan 20 yıl sonrasını öngörebilir olmalıyız. 1990’larda teknoloji telsizlerdi, 2000’de bilgisayar oldu, 2010’larda akıllı cep telefonları devrim yarattı ve bilgisayarlar cebimize kadar küçüldü.2020’nin gündemi ve devrimi ise yapay zekâdır ve geçmişte yaşanılan 30 yıllık süreçte teknoloji nasıl hızlı bir ivme ile gelişmişse 2020’den sonrası da aynı ivme ile gelişmekte ve bu gelişme ivmesi her geçen gün hızlanarak artmaktadır. Yapay zekânın ortaya çıkması da bu gelişim ivmesine hız ve ivme katacak bir etken, bir yardımcı asistandır.
Signal’in farkı
Signal herhangi bir bulut sunucusunda verilerinizi yedeklemez, verileriniz sizin ve sohbete dahil kişilerin cihazlarında oluşturulmuş olan yerel bir veritabanında tutulur. Kişi başka bir cihaza geçecek olursa bu veritabanının yedeğini alıp yeni cihaza taşımalıdır. Yani herhangi bir uzak depoda veya sunucuda depolanmazlar.
Ne yapmalıyız?
Yerel sunucu ve yerel depolama araçları gibi etkenleri öğrenmeli ve kullanmalıyız. Signal, yerel bir veritabanında verilerinizi yedeklemenizi sağlayan bir sohbet uygulamasıdır. Bu geçişte bir süredir ve şimdilik yeterlidir. Bunun daha gelişmişi kendi yerel sunucunuz üzerinden iletişim kurmanızdır.
Yerel depolanın iki türlüsü mevcuttur, biri dijital, diğeri ise fizikseldir. Fiziksel olan geçmiştende aşina olduğumuz taşınabilir depolama araçlarıdır. USB bellek, HDD veya SSD’lerdir. Kullanacağımız vakit bilgisayara takarız, yedekleriz ve alır rafa kaldırırız.
Diğeri ise dijitaldir. Dijital yöntemde bilgisayarımızda veya herhangi bir Raspberry Pi cihazımızda çalıştırdığımız sunucudur. Bu sunucuyu ister dışarıdan erişebilir biçimde ayarlayıp, istersek ise yanlızca ev içerisinden yerel wifi ile erişebileceğimiz biçimde ayarlayıp kullanabiliriz. Bu durum diğer fiziksel yöntemden farklı olarak bize tak-çıkar zahmetinden kurtarmaktadır. İmmich ve Nextcloud gibi açık ve özgür kaynak olan yazılımları sunucumuza kurarak verilerimizin kendi sunucumuzda yerel bir depoda tutulmasını sağlayabiliriz ve bu en başarılı yöntemdir.
İmmich, Google Fotoğraflar gibi fotoğraf yedekleyebilmemizi sağlayan bir yazılımdır. Ve özellik olarak çok daha gelişmiştir. Tamamen açık kaynak ve özgür yazılımdır ve tamamen yerelde, dışarıdan herhangi bir internet bağlantısı gerektirmeden çalışabilir. Özellikleri arasında şunlar vardır; fotoğraf ve videolarınızı yedekleme, kişilere göre ayrıştırma, etiket ve albümlere ayırma, harita üzerinden fotoğraf ve videolarınızı nerede çektiğinizi görme gibi bir çok özelliği mevcuttur ve şüphesiz Google Fotoğraf gibi alternatiflerinden çok daha gelişmiştir.
Kendi deyimim ile şöyle tarif edebilirim, birkaç aylık olduğum hâlimle, 22 yaşındaki bugünkü hâlimin ben olduğunu ayırt edebiliyor ve bu kişi aynı kişi diyerek fotoğraflarımızı yüzümden tespit ederek gruplandırıyor. Böylece ben arkadaşlarıma onların içinde bulunduğu fotoğrafları ayrıştırarak arşiv biçiminde indirdim ve arkadaşlarıma teslim ettim. Bu sistem tamamen yerelde sizin bilgisayarınızda çalışıyor ve herhangi bir internet bağlantısı gerektirmiyor.
Albüm, etiket ve kişileri mahremiyet sebebiyle paylaşamam ama örnek olması açısından haritalar üzerinden hangi fotoğraf ve videoyu nasıl gördüğümüzün bir ekran görüntüsünü paylaşacağım.
Selamün Aleyküm
Signal çatalı/tabanlı bir uygulama.
Uygulamayı bir süre kullandım. Zamanla birkaç güncelleme geldi ama Github’daki kaynak kodu güncellemediler. Ondan dolayı biraz temkinli yaklaştım.
Signal’in forku Molly kullanabilirsin abi, Molly’de uygulama şifresinden ziyade veritabanı şifreleme ve başka bir Android cihazdan hesabınıza erişme gibi özellikler mevcut. Signal APK paketi oluştururken bunun yanısıra tar.gz arşivi de oluşturuyor. Bu arşive de bakılabilir. Molly Signal’den bağımsız olduğundan dolayı bu konuda muhakkak bir önlem alıyor ve bir tedbir uyguluyorlardır.
Singal hakkında ilk defa bu kadar detaylı bilgiye ulaştım. Hemen indirdim ve listemdeki sadece bir kişinin adı çıktı. Bu yedekleme olayının kişinin kendi cihazında yaptığını çevremize ne kadar yayarsak kullanımı o kadar artar bence. Teşekkür ederim bilgilendirdiğiniz için.
Düzeltme:
- Dedi uygulaması android markette yok.
- Dedi uygulmasının internet sitesine (www.dedi.com.tr) ulaşılamıyor.
- Uygulamanın geliştiricisi BTIDER’e telefon numarası paylaşmadıklarından eposta ile bunları sordum ama cevap alamadım.
Siteleri de kapalı olduğuna göre bence uygulamayı kapattılar. İlk kez adını da burada duydum reklam yapamadıkları için uygulamaya erken veda ettiler sanrım.
Dedi satılmış isim değiştirmiş.
Dedinin bu kadar üstüne düşülmesi ne gerek yok bende yerli yazılım bip ve yaay varken bunlar geliştirilmesi gerekmez mi acaba. Saygı ve sevgilerimle